Öne Çıkanlar Kabak çekirdeği Kentsel dönüşüm Kartal Belediyesi eski Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü güngör karakoç İsrafil Köse

Bu haber kez okundu.

“PARAM VAR AMA HARCAMAYA HAKKIM YOK”

 Kırmızı süveteri delik deşik olmasına rağmen hala üzerinde, ayakkabısı da yamalı. Sökük paltosunu, pantolonunu, yakalarını ters yüz ettiği gömleklerini yıllardır kullanıyor. 10 yıldır hiçbir şey almamış üzerine. Karaca markasının ve Tema Vakfı’nın kurucusu Hayrettin Karaca: “Param var ama tüketmeye hakkım yok.” diyerek "Al tüket ve yok et!" diyen tüketim toplumuna açtığı savaşla gurur duyuyor.



“KOMUŞUYU AÇ BIRAKMAYAN” KÜLTÜR YENİDEN CANLANMALI
Dünyada tüm insanları doyuracak kadar yiyecek olduğunu ama gözü aç olanları doyuracak hiçbir şeyin olmadığını söyleyen Karaca, Türkiye’de bir zamanlar fakirleri aç bırakmayan kültürün nasıl yok olduğunu hüzünlenerek anlattı. Televole kültürünün karşısında birtakım değerlerin yok olduğunu söyleyen Karaca, çocukluk günlerinin “komşuyu aç bırakmayan” kültürünün yeniden dirilmesiyle, açlıkla savaşılabileceğini söyledi: “Dünya ikiye bölünmüş artık. Gözü açlar ve karnı açlar. İşte o gözü açları doyurmayacağız. Bunların farkına küçükken vardım. Dilim kültürüm gidiyor. Bağımsız bir Türkiye değiliz artık. En büyük acımız geri getiremediğimiz o kültürümüzdür.” diyen Karaca şöyle konuştu:
SAVAŞTAN ÇIKMIŞ TÜRKİYE’DE “ FAKİRİM DİYEN ÇOKTU AMA AÇIM DİYEN” YOKTU
 “Ben bir kasaba çocuğuyum. Varlıklı bir ailenin çocuğuydum. Ama herkes eşit şartlarda oynardı sokakta. Bütün çocuklar gibi ben de yalınayak oynardım. Akşam olduğu zaman annem seslenirdi, avucuma bir kap sıcak yemek koyarlardı. Kulağıma eğilip, 'Komşu anneye götür.' derdi. Etrafımızda bizi duyacak kimse yoktu ama bu bana verilen ‘Aman kimse görmesin Hayrettin!’ mesajıydı. Komşu annenin yağını, odununu kim alır, kimse bilmezdi. Paylaşma düzeni vardı, o kültürdü. Savaştan çıkmış bir Türkiye’de ‘fakirim’ diyen çoktu ama ‘açım’ diyen yoktu. Oradan aldım bu kültürü. Kaybolan budur, giden budur. Ama Anadolu’yu gezerken görüyorum ki, bu değerleri hala yaşatanlar var.”
 “AÇLIKTAN ÖLEN HER ÇOCUĞUN BİR SORUMLUSU VAR”
“Açlıktan ölen her çocuğun katilleri vardır.” diyen Karaca, ihtiyacından çok tüketerek sınıf atlamaya çalışanları suçladı. Karaca: “Bugünkü tüketim iki katına çıktığı gün, belki dünyada yaşam olmayacak. En büyük tehlike gıdada. Bir Amerikalı çocuk doğduğunda 30 çocuğa eşdeğerde dünya nimetlerini alıp götürüyor.” diyerek dünyanın düştüğü durumu gözler önüne seriyor.


5 YILDIR TV İZLEMİYORUM 
Cep telefonu kullanmadığını, 5 yıldır TV izlemediğini belirten Karaca: “Okumakla mükellefim. Olanın olmayana, bilenin bilmeyene borcu var. Malını mülkünü verirsin orada biter borcun. Mesela Yalova’daki botanik bahçemi vakıf yaptım ama borcum bitmedi topluma. Şimdi borcumu bilgi sahibi olarak ve bunu aktararak ödüyorum. Okumak ibadettir. Okumamak Cumhuriyete ihanettir.” diyerek sürdürdü.

185 MİLYON AFRİKALI HER GÜN AÇLIKTAN ÖLME RİSKİ YAŞIYOR
Dünyanın durumunu değerlendiren Karaca şu yorumlarda bulunuyor: “Birleşmiş Milletler 2004 Kalkınma Raporu’na göre, Afrika’da 323 milyon insan, günde 1 dolardan az bir gelirle geçimini sağlıyor. Temiz su kaynağından mahrum 273 milyon kişi bulunmakta. İlkokul çağında okula gidemeyen 44 milyon çocuk var. Yetersiz beslenmeden kaynaklanan ölüm riski altında yaşayan Afrikalıların sayısı 185 milyon. Her yıl beş yaşının altında ortalama beş milyon çocuk ölüyor. Zengin ülkeler yıllık gelirlerinden yüzde 0,7’sini kurtarma amaçlı projelere yönlendirseler bu sorunların hepsi ortadan kalkabilir.”

BENDE BİLMEDEN ÇOK TÜKETTİM
 “Benim de vardı 40 tane kravatım. O zaman 30 yaşındaydım. Ben de tükettim ama bilerek yapmadım bunu.” diyen Karaca: “Artık farkına vardım bunun. Ne zamandır alışveriş yapmadığımı hatırlamıyorum, kendime sadece kitap alıyorum. Nedir benim ihtiyacım? Doymam, sağlığım, barınmam, kuşanmam; bunun dışında hiçbir şey tüketmeye hakkım yok. Gömleklerim var, yakası çevrilmiştir. Ayakkabılarıma bakarsanız, altı yamalıdır. Dokuz senedir bu pantolonu giyerim, paltom yırtıktır. Param var ama tüketmeye hakkım yok! Bunu herkes yapabilir. 'Bir' çok güçlüdür. Atatürk bir kişiydi. Her şey 'bir' ile başlar. Bir yoksa iki olmaz. Ben de yakınlarıma örnek olmaya çalışıyorum.” diyor. Satışa hazır 1 ton altın elde etmek için 300 bin ton atık üretilir. Başka bir deyişle altın bir alyans için ortaya çıkan atık miktarı 3 tondur. Bu atıkların çoğu siyanür ve kimyasal maddelerdir”…


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner183