ÖLÜM HAKKINDA BAKIN NELER SÖYLEDİLER…
GALERİNİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
Ölüm hakkında öyle şeyler söylediler ki… Bir grup ‘ölüme yakın deneyim’ yaşayan insan “Ölüm size nasıl hissettirir?” sorusunu yanıtladı. Verdikleri cevaplar farklı farklıydı. İşte yaşadıkları; Megan isimli kişi, ölümün onu heyecanlandırdığını ve bu deneyim sayesinde ölüm korkusunu yendiğini iddia ediyor. “Ben ölüme yakın deneyim yaşadım ve ölümün nasıl hissetirdiğini görebildim. Bunun ne kadar heyecan verici, rahatlatıcı ve huzur verici olduğunu açıklayabilecek bir kelime olduğunu düşünmüyorum.” Sitede düşüncelerini belirten Barbara isimli kişi ise ölüme yakın deneyiminde çok sakin ve durgun olduğunu anlatıyor. “Ben farklı ameliyatlar sonrasında narkoza intoleransım yüzünden üç defa ‘öldüm’. Etrafımda olan biteni duyarken, başka hiçbir şey hissetmiyordum. Bu bilinmezliğin yanında kendimi çok rahat, kaygısız ve huzurlu hissediyordum.” “Ben ölümle burun buruna geldim ve bana sadece güzel anılarımın, fikirlerimin, arzularımın ve sezgilerimin yok oluşunun pişmanlığını hissettirdi. Bunları yaşamanın başka yolu yok. Herkesin hayatı ve yaşadıkları kendinde ve bizler mental hayatlarımızın yüküyle hırslanıp hareket etmemeliyiz. Yine de benim için kafamın içindeki her şeyi kaybetmek zaman kaybı gibi geldi. En azından başkası için işe yarayabilir olduğumu bilmek güzel...
GALERİNİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
Peki Kuranda ölüm anı nasıl geçiyor, 5:106 – Ey iman edenler! İçinizden birine ölüm (emareleri) geldiği zaman, vasiyet sırasında aranızdaki şahitliğin hükmü, kendi içinizden iki adaletli şahit, yahut yeryüzünde yolculuğa çıkmış iseniz, ölüm (emareleri de) size gelip çatmışsa, sizden olmayan diğer iki şahit tutmaktır. Eğer (bunlardan) şüpheye düşerseniz, namazdan sonra onları alıkorsunuz. Onlar da Allah’a şöyle yemin ederler: “Akraba bile olsa, yemini bir çıkar karşılığı satmayacağız, Allah’ın şahitliğini gizlemeyeceğiz. Aksi halde günahkârlardan oluruz”. 21:35 – Her nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak kötülük ve iyilikle deneyeceğiz. Hepiniz de sonunda bize döndürüleceksiniz. Ölen kişi ölmeden önce gideceği yeri gördüğüne dair rivayetler vardır. Ancak bundan dolayı cesedinin ağırlaşacağına dair bir bilgi bilmiyoruz. İnsanlar ölürken yanında bulunanları güçlükle tanır ve bazen de hiç tanıyamaz. Bunun sebebi ölüm anındaki insanın akli kuvvetinin zayıflaması olduğu sanılıyorsa da, o değildir. Belki hayattakilerin katiyen anlayamadıkları ve anlayamayacakları bazı şeylerin o durumdaki insana açılması ve onun bütün mevcudiyetinin kendi benliğine çekilmesidir. Ölmek üzere olan hastada görülen ve yanındakiler tarafından anlaşılmayan yüz ifadeleri ve bazı sözler bu deruni hal ile ilgilidir. Yani onun görüp yanındakilerin göremedikleri hal ile ilgilidir.
GALERİNİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
İbn Ebid – Dünyanın tahric ettiğine göre, sahabeden sonra gelen neslin (tabiun) meşhur fakihlerinden olan Ebu Cafer Muhammed b. Ali ölümü anında insana iyi ve kötü amellerinin gösterileceği ve o esnada insanın, iyiliklere yönelip kötülüklerden göz yumacağını söylemiştir. Kıya Süresindeki “O gün insan işlediği ve işlemediği (önden gönderdiği ve tehir ettiği) amellerle uyarılır. (Bütün amelleri kendisine haber verilir.) 1 ayetinin tefsirinde Hasanı Basri’nin şöyle dediğini Suyuti haber vermiştir: “Ölümü anında o kişinin hafaza melekleri iner ve ona hayır ve şer, bütün yaptıkları arz olunur. Bir iyilik görünce sevinerek bakar, ondan gözünü ayırmaz ve yüzü parlar. Bir kötülük görünce de gözünü indirir, bakmak istemez ve yüzünü ekşitir.
GALERİNİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
Resulullah (sav) in, ensardan ölüm döşeğindeki bir hastanın yanına varıp, nasıl olduğunu, neler gördüğünü sorması ve adamın da bir beyaz, biri siyah iki şeyin kendisine hazırlandığını söylemesi üzerine Resulullah (sav) hangisinin kendisine yakın olduğunu sorar. Adamın siyahın kendisine daha yakın olduğunu söyleyip kendisine dua etmesini ister. Bu istek üzerine Peygamberimiz (sav) adama dua eder ve adam bu duadan sonra siyahın uzaklaştığını haber verir ki 3 bu da son anda insana amellerinin gösterildiğine delildir. Çünkü adamın gördüğü siyah şey, kötü amelleri, beyaz da iyilikleridir.
GALERİNİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...
Bera ibn Azib, Ahzab Süresinin: “Ona (Allaha) kavuşacakları gün onlara (müminlere) sağlık dileği, (her türlü kederden) selamettir. 4 ayeti hakkında şöyle demektedir: “Buradaki selam, ölüm meleğinin, müminin ruhunu kabzedeceği zaman ona verdiği selamdır ki, ölüm meleği ona selamla azabdan eman vermedikçe ruhunu kabzetmez.5 Ölüm meleği insanın ruhunu almaya gelince selam verir, sonra kendisine ahiretteki makamı gösterilir. İnsanlar kabir ve beka alemindeki durumlarını bu andan itibaren idrak ederler ki, Hz. Alinin: “Gideceği yeri bilmeden bir kimsenin bu dünyadan çıkması haramdır.” dediği rivayet edilmiştir. Can boğaza gelince yapılan tevbenin kabul edilmeyeceği ayeti kerimede şöyle ifade edilir: “O kimseler ki, kötü işlerde ısrar ederken onlardan birine ölüm gelip de hayattan ümidini kesince: “Ben şimdi tövbe ettim.” der, o kimseler için tövbe yok (tövbeleri makbul değildir). Kafir oldukları halde ölenlere de tövbe yok. İşte biz onlar için ahirette acıklı bir azab hazırlamışızdır.”22 Peygamberimiz de (sav) Abdullah b. Amr’dan rivayet edilen bir hadisinde: “Allah azze ve celle, kulun tövbesini can hulkuma gelmedikçe kabul eder.” buyurmuşlardır.
GALERİNİN DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ...