Çiftlik sahibi İdris Aktaş soyları çok eskilere dayanan özel cins kurbanlıkları yetiştirmek için büyük çaba gösterdiklerini belirterek “Bizler bu hayvanlara bir evlat bir çocuk gibi bakıyoruz bunu yapmazsak bu lezzet bu verimi almak mümkün değil. Bu hayvanların sütünü içen bir daha bırakamıyor. Biz hayvanlarımızı doğal ortamda geleneksel yöntemlerle besliyoruz. . Bizim bu hayvanlarımız pazara gitse orada durmazlar, çünkü dağlarda gezip otlandılar. İstanbul’a da çok yakınız, insanlarımız bu doğal ortamı gelsinler görsünler, almasınlar ama buradaki yerimizi görsünler.”dedi.
Aktaş çiftliği kurban bayramında adeta bir kesimhaneye dönüşüyor. Orman kenarı Açıkhava olduğu için insanlar kurban kesimini bir piknik etkinliğine dönüştürüyor. Bayramda kurbanlıklarını almaya gelenlere ikramlarda bulunan Aktaş Çiftliği doğayla iç içe bir ortamda insanların bayramı yaşamasını sağlıyor. Bol oksijenli hijyenik ortamda kesimi yapılan kurbanlar itina ile paketlenerek vatandaşlara teslim edilecek
Çitlik sahibi İdris Aktaş “Bizim 40 yıllık müşterilerimiz var. Kurbanlıklarımızı alanlar devamlı müşterimiz haline geliyor. Doğal ortamda yetiştirilen hayvanları müşterilerimize sunuyoruz. Ayrıca kurbana uygun kurbanlıkları satışa sunuyoruz biz. Şu an piyasada gördüğüme göre %90’ı kurbana uygun olmayan hayvanları satıyorlar daha önceleri durum i böyle değildi. Bir vatandaş kurban alacağı zaman köye gelirdi. Köylüden alırdı. Şimdi bunu ticarete döktüler, köylüden ucuza alıp pahalıya satıyorlar. Kurbana gözünü diktiler. Kurban cenabı Allah’a yanaşmak için kesilen bir ibadettir. Ticaret amaçlı kullanmaya başladılar. Bayrama bir hafta kala kesip paket yapıyorlar, bunlar kurban sayılmaz. Bunlar için kimse de bir önlem almıyor. Paketle kurban olmaz. Büyük marketlerin ve şirketlerin karşısında köylünün dayanacak gücü kalmadı.”dedi.
İdris Aktaş kurbana 2 ay kala arpa yulaf ve çavdarla beslediklerini belirterek “bizim kurbanlıklarımızı , herkesin çoluk çocuğuna gönül rahatlığıyla yedirebileceğini belirtiyor.