Öne Çıkanlar Kelamdan Kaleme Ertuğrul Bodur memur Türkiye Atletizm Federasyonu heyecan

Bu haber kez okundu.

DOKTOR TİMUR HARZADIN UYARDI: ÇOCUĞA BAĞIMLI ANNELER DİKKAT!
ÇOCUĞA BAĞIMLI ANNELER

Günümüzde birçok anne tüm vaktini çocuğu ile geçirmek istemekte, hemen her an onu düşünmektedir. Bir çocuğun fiziksel, zihinsel ve duygusal yönden en hızlı geliştiği dönem ilk iki yaştır.
Bu dönemde çocuğun hem fiziksel hem de duygusal bazı gereksinimleri vardır. Kendisine bakım veren anneye bağımlı olan çocuk, bu dönemde zaman zaman anneden uzaklaşma eğilimindedir. Bu durum onun ilerde kuracağı birebir ilişkiler için son derece önemlidir. 

Psikoterapist Uzman Doktor Timur Harzadın, “Bebeğin fiziksel ve duygusal yetersizliği yüzünden, başlangıçta bakım verene anneye karşı bir bağlanmanın oluşması bir zorunluluktur. Buradaki bağlanma duygusal olarak olumlu ve geliştirici bir ilişkidir. İlk yedi yaşta özellikle annenin yakın ilgi gösterilmesi ve çocuğu sevmesi çok önemlidir. Ancak anneye bağlanan çocukta aynı zamanda ayrışma hareketleri de olmaktadır. Bu ayrışma dönemi anne kucağındayken bebeğin başını geriye itmesi şeklinde başlar. Daha ileri dönemde ise emekleyerek anneden uzaklaşma şeklinde devam eder” dedi.
Timur Harzadın anne çocuk ilişkilerinde şu konuların önemine dikkat çekiyor;



ÇOCUĞUN BÜYÜMESİNİ VE AYRIŞMASINI KABUL EDEN AİLE AZ SAYIDA
Günümüzde birçok aile çocuğun kendilerinden ayrı hareket etmesini kabullenemez. Onun farklı düşünmesine veya hayır demesine tahammül etmekte zorlanır. Çünkü o çocukla iletişim olmadığında özellikle anne, kendisini bütün hissedemez ve büyük bir hayal kırıklığı yaşar. Onu kucağından indirmeyen, geceleri kalkıp nefesini kontrol eden anne sayısı giderek artmaktadır.

Çocuğun giderek ondan kopuşunun getirdiği dayanılmaz acıya anne bir şekilde karşı koyma ister ama başaramaz. Çocuk bir akrabanın kucağına oturduğunda annenin içi bir garip olur. Elimi bırak, yolda ben kendim yürüyeceğim dediği zaman şöyle boğazdan karına doğru inen garip bir duygu belirir. Kreşe bıraktığında çocuk arkasına bile bakmadan giderse içinin cız dediğini hisseder.
 
BAĞIMLI ÇOCUK BÜYÜDÜĞÜNDE DE BAĞIMLI OLUYOR
Çocukluk döneminde anneye bağımlı yetişen çocuk büyüdüğünde çevresinde bağımlı olacağı insanlar yaratır. Bu bazen eşidir, bazen patronudur, bazen siyasi bir liderdir, futbol takımıdır veya kendi çocuğudur. Bu bağımlılık duygusu her insana ağır gelir ve boğulma hissi olur. O zaman da karşıdakini yeter artık diye fiziksel veya duygusal anlamda itmeye başlar. Bu sefer de suçluluk duyar ve daha kötü hisseder. Sistem bu şekilde kısır döngüde devam eder gider.
Çocuğu bağımlı yapmada en çok kullanılan yöntem yemek yedirmedir. Sürekli onun aç olduğu düşünülür. Vitaminli, bol omega 3 içeren ve organik gıdalar internetten araştırılır. Bu yiyecekler zorla çocuğa yedirilir. Başka bir yöntem ise istemediği giysileri giydirmek, üşüdüğü düşünülerek kat kat giyinmesini sağlamaktır. Bazen de uykusu olmadığı halde zorla uyutulur. Tüm bu davranışlar çocuğun ayrı bir kimlik oluşturmasını engeller ve çocuğu anneye daha da bağımlı yapar.
Çok sık yapılan bir başka davranış çocuğun hangi duyguda olacağına karar vermektir. Güldüğü zaman buna gülünmez denir. Ağladığı zaman her şeye ağladığı söylenir. Anne babaya öfkeli iken çocuğun da babaya kızması sağlanır. Aile kendisini temsil edecek çok mükemmel, çok zeki, çok başarılı, sosyal ilişkileri olağanüstü bir çocuk yetiştirmek için çırpınır.
 
AYRIŞMIŞ ÇOCUĞUN ADAPTASYON KABİLİYETİ DAHA İYİ


Ayrışmış bir çocuğun yetişkinlik döneminde adaptasyon kabiliyeti iyidir. Normal ve sağlıklı ilişkiler kurabilmesi daha kolaydır. Sevgili, eş ve çocuğu ile olan İletişiminde daha az zorluk yaşar. Birlikte olduğu kişilere duygusal baskı yapmaz.
Böyle birisi ile vakit geçirmek çevresi için de keyif vericidir. Olaylar karşısında karmaşık düşünmez, basit düşünür. Bu yüzden hızlı ve doğru karar verebilir. Yaptığı eylemlerin sorumluluğunu alır, kötü bir duruma düştüğünde ajitasyon yapmaz, çözüme odaklanır.
Mükemmeli aramaktansa gerçekte neye sahip olduğuna bakabilir, şükredebilir. Gücünün yettiği ile yetmediğini ayırt edebilir. Gücünün yettiğini değiştirmek, yetmediğine ise tahammül etmeyi sağlıklı bir ruhsal yapı başarabilir.

Tüm bu sebeplerden dolayı aileler öncelikle bu bağımlılık duygusunun çocuğa mı, yoksa kendisine mi ait olduğunu çok iyi değerlendirmelidir. İşin içinden çıkılamadığında bir profesyonelden destek almak uygun olacaktır.
 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner183